SORU 283 : Kaçak cep telefonu

Avukat Özgür Eralp
Haziran 2010-Ankara
www.ozgureralp.av.tr
 

Kaçak cep telefonu

Teknik Açıklamalar

MCKS Hakkında : (http://www.mcks.gov.tr/tr/KonuDetay.php?BKey=51) 
5809 sayılı Kanun kapsamında getirilen hükümler doğrultusunda; kayıp, kaçak veya çalıntı cihazlarla, Kurumun MCKS’ında yer alan elektronik kimlik bilgileri değiştirilmiş cihazlara elektronik haberleşme hizmeti verilmemesi için gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemelerle kayıt dışı cep telefonlarının kullanımının ve neden olduğu vergi kaybının önüne geçilecek, bir çok cep telefonu kullanıcısının gasp olaylarına maruz kalması önlenmiş ve ithalatla ilgili süreçlerin otomasyonu sağlanmıştır. Böylece ülkemize yasal ve yasal olmayan yollarla giren cihazların ayrımı yapılabilmektedir.
Bununla beraber; kayıp, kaçak, çalıntı cihazlara ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun oluşturacağı veritabanında yer alacak olan elektronik kimlik bilgisi değiştirilmiş cihazlara elektronik haberleşme hizmeti verilmemesi, işletmecilere bir yükümlülük olarak getirilmiştir. Bu cihazların elektronik haberleşme şebekelerine bağlanamaması için Kurum ve işletmeciler tarafından gerekli düzenlemeler yapılmış ve CEIR-EIR bağlantılarının tamamlanmasıyla uygulama süreci başlatılmıştır.
 KAYIT VE EŞLEŞTİRME İŞLEMLERİ :
Bireysel İthalat :
5809 sayılı Kanunun “İşletmeciler, kayıp, kaçak veya çalıntı cihazlara, elektronik haberleşme hizmeti veremezler…“ hükmü uyarınca kişiler cihazlarını ancak kayıt işlemlerini yaptırdıktan sonra kullanabilmektedirler.
Yurt dışından getirilmiş ve gümrükten geçirilmiş olmakla birlikte elektronik kimlik bilgisinin değiştirilmiş olduğu tespit edilen ya da elektronik kimlik bilgisi orjinal olmayan cihazlar kayıt altına alınamamaktadır.
Kayıt işlemi yaptırılmamış olan cihaz kısa süre içerisinde haberleşmeye kapatılmaktadır.
Bu çerçevede yurt dışından getirilen cihazların kayıt altına alınabilmesi için, yurda giriş yapan kişilerin pasaportlarının asılları ile birlikte Abone Kayıt Merkezlerine başvurmaları ve pasaportun yurda giriş/çıkış yaptıklarını gösteren sayfası ile kimlik bilgilerinin bulunduğu sayfasının bir fotokopisi ve üzerinde cihaz IMEI numarasının bulunduğu dilekçeyi sunmaları halinde kayıt işlemi gerçekleştirilebilmektedir.
Söz konusu kayıt işlemleri T.C. uyruklu vatandaşları ile yabancı uyruklu olup Türkiye’de ikamet eden, diplomat, askeri görevli veya öğrenci olanları kapsamaktadır.
Abone Kayıt Merkezleri tarafından asılları görülen belgelerin birer nüshası üzerine “Aslı Görülmüştür” damgası ve başvuru mercii kaşesi basılması gerekmektedir.
Başlatılan web servis uygulaması ile GSM işletmecilerinin (TURKCELL , VODAFONE , AVEA) Abone Kayıt Merkezleri tarafından alınan kayıtlar eş zamanlı olarak sisteme dahil edilmektedir. Böylelikle kişi işlemlerini yaptırdığı sırada cihazının kayıt altına alınması işlemi gerçekleşmektedir. Ancak alınan belgelerin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından incelenmesi sırasında eksiklik ya da uygunsuzluk tespit edilmesi halinde cihaz tekrar kayıt dışına çıkarılmaktadır. Bu nedenle verilen evrakların abone kayıt merkezlerine eksiksiz olarak sunulması gerekmektedir.
Başvuruda bulunulan cihaza ilişkin olarak sunulan belgelerde ve cihazın elektronik kimlik bilgisinde sorun bulunmaması halinde cihaza ilişkin bilgiler sisteme girilmekte ve cihazın IMEI numarası kayıt altına alınmaktadır.

Tanımlar

Beyaz liste: Elektronik haberleşme bağlantısı açık cihazlara ait IMEI numaralarından oluşur.
Kara liste: Kaçak, kayıp veya çalıntı cihazlara ait olan ve elektronik kimlik bilgisi değiştirilen cihazlara ait IMEI numaralarından oluşur.
Gri liste: Beyaz ve kara liste dışında kalan ve elektronik haberleşme bağlantısı açık olan cihazların IMEI numaralarından oluşur.
Eşleştirilmiş Beyaz liste:
• Başvuru süresi içinde elektronik kimlik bilgisinin değiştirildiği tespit edilen cihazların IMEI numaraları ile kayıt ücretini yatıran kullanıcılara ait MSISDN numaralarının,
• Kanunun yürürlük tarihinden sonra elektronik kimlik bilgisinin değiştirildiği tespit edilen cihazların IMEI numaraları ile bu cihazlardan yasal olarak ithal edilen cihazın sahibine ait MSISDN numaralarının,
• İlgili işletmeci ile abonelik sözleşmesi yapan ve geçici süreyle Türkiye Cumhuriyeti’nde bulunan kişilerin kullandıkları cihazlara ait IMEI numaraları ile MSISDN numaralarının eşleştirilmesi
• GSM işletmecilerinin aynı IMEI numarasıyla kullandıkları test cihazlarının IMEI numaraları ile MSISDN numaralarının eşleştirilmesi ile oluşur.
Eşleştirilmiş beyaz listede bulunan bütün IMEI numaraları aynı zamanda kara listede bulunur. Eşleştirilmiş beyaz listede bulunan cihazlara ait IMEI numaraları sadece eşleştirildikleri MSISDN numaraları ile kullanılabilir.
Bireysel İthalat: Yolcu (transit yolcular hariç) beraberinde getirilen cihazların gayri ticari nitelikteki ithalatını ifade etmektedir.
Elektronik Haberleşme: Ses, görüntü, işaret, sembol ve elektrik işaretlerine dönüştürülebilen her türlü verinin kablo, telsiz, optik, elektrik, manyetik, elektromanyetik, elektrokimyasal, elektromekanik ve diğer iletim sistemleri vasıtasıyla iletilmesi, gönderilmesi veya alınmasıdır.
Elektronik Kimlik Bilgisi: Telsiz cihazlarına tek ve benzersiz olarak tahsis edilmiş kimlik tanımınıdır.
Elektronik Kimlik Bilgisini Haiz Cihaz: GSM şebekesinden hizmet alan ve IMEI numarası olan cihazdır.
IMEI numarası: 15 basamaklı Uluslararası mobil cihaz kimliğidir.
TAC (Type Approval Code): Cihaza ilişkin bilgileri (marka, model vb.) ifade eden kod olup IMEI numarasının ilk 8 hanesinden oluşur.
Kaçak cihaz: Toplu veya bireysel olarak mevzuata aykırı bir şekilde ithal edilen ya da üretilen veya Kurum kayıtlarında yer almayan cihaz.
Elektronik Kimlik Bilgisi Değiştirilmiş Cihaz: Elektronik kimlik bilgisi (IMEI numarası) değiştirilmiş ya da kopyalanmış olan cihaz anlamına gelmektedir.
MSISDN: Mobil abone numarası (cep telefonu numarası).
Dava konusu edinilen olay; Davacının 5 TL yatırmasına ve usulüne uygun olarak başvurmasına rağmen yurtdışından getirdiği cep telefonunun IMEI numarasını sisteme kaydettirmemesinden kaynaklanmaktadır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının cep telefonun IMEI kaydının 28.02.2008 tarihinde sisteme girildiği ve ancak 04.03.2008 tarihinde silindiği ve 1 aylık süre geçmiş olduğundan da otomasyon sistemi üzerinden kayıt işleminin gerçekleştirilemediği anlaşılmıştır. Dosyadaki belgelerin tetkikinden bu sorunun davalılardan X İletişimin pasaport numarasını sisteme yanlış girmesinden kaynaklandığı anlaşılmıştır. Davacı tarafından 06.06.2008 tarihili dilekçeyle BTK’ya başvurulmuş ve 11.06.2008 tarihi itibariyle cihaz ait IMEI numarasının kayıt işlemi tamamlanmıştır. Mevcut durum aşağıda yapılan sorgulamayla da tespit edilmiştir.
http://www.mcks.gov.tr/tr/imeisorgu.php?

Tarafların kusur sorumluluğu
X İletişim – Pasaport numarasını yanlış girerek davacının mağduriyetine sebep vermiştir. Davacı IMEI kaydını X İletişim aracılığıyla değil Bilgi Teknolojleri ve İletişim Kurumu’na  verdiği dilekçeyle yapmıştır. Dolayısıyla 5 TL karşılığında vermesi gereken hizmeti layıkıyla yerine getirememiştir. Bu olay nedeniyle sorumlu tutulması gerekmektedir. Bu nedenle de aldığı parayı faiziyle iade etmesi gerekmektedir.
Y İletişim Hizmetleri A.Ş.- Aracı kurum olduğundan ilgili mevzuat gereği de sorumluluğu bulunmamaktadır. Sadece kendi abonelerine böyle bir imkan sağlayabilmektedir.
Tüketici Mahkemesinin Gerekçeli Kararı (E2007/267, K 2007/806 kt 25.7.2007)
“… dava konusu cihazın kopyalanmış olduğuu ve ayıplı ürün kapsamında bulunduğu anlaşılmakla, ürünün satıcı firmaya iadesi ile ürün bedeli olarak ödenen 1.671,85 YTL’nin davalıdan tahsili gerektiği …”
Yargıtay İlamı E2007/12371, K2008/1847 kt 12.2.2008
“Mahkemece her ne kadar IMEI numarası değiştirilmiş ürünün ayıplı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, ürünün IMEI numarasının klonlanmasının satış tarihinden öncemi sonramı olduğu, davaya konu bilgisayarın üretimi sırasında IMEI numarasının klonlanmasını önleyici yönde tedbir alınıp alınmadığı, bunun mümkün olup olmadığı yönünde inceleme ve araştırma yapılmamıştır. Hal böyle olunca konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla yukarda açıklanan şekilde 5392 sayılı yasa ile değişik Telsiz Kanunu, Elektronik Kimlik Bilgisini Haiz Yönetmelik, Ayıplı Malın Neden Olduğu Zararlardan Sorumluluk Hakkındaki Yönetmelik hükümleri de gözetilmek suretiyle, inceleme ve araştırma yapılmalı, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Bu yönlerin göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.”
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun 23.03.2009 tarihli yazısı
“Söz konusu kanun maddesi doğrultusunda elektronik kimlik bilgisi kopyalanmış gerçek cihazın bir adet GSM numarası ile eşleştirilebilmesi için Mobil Cihaz Kayıt Sistemi üzerinde ithalatçı firmalara yetki verilmiştir. Bu çerçevede cihazların ithalatını gerçekleştiren HP firmasına başvurulmak suretiyle istenilen GSM numarasıyla eşleştirme işleminin yapılması suretiyle cihazın kullanılabilmesi mümkün olabilecektir. Ayrıca GSM numarası değişikliği yapılması halinde yine aynı yöntemle numaranın değiştirilebilmesi sağlanmaktadır.
1. Tüketici Mahkemesinin Gerekçeli Kararı (E2008/146, K 2009/159 kt 23.3.2009)
“Dosyadaki belgelerden davaya konu cihazın dava dışı HP firması tarafından 29.3.2006 tarihinde ithal edildiği, davacıya ise 5.7.2006 tarihinde satışının yapıldığı ve nihayetinde cihazın 15.3.2007 tarihinde yani satıştan yaklaşık bir yıl sonra başka cihazlara kopyalandığı gerekçesiyle kullanıma kapatıldığı anlaşılmaktadır. Yani dava konusu cihaz davacının uhdesinde iken kullanıma kapatılmıştır. Bu durumda TKHK’nun 4 maddesi kapsamında gerek satıcı gerekse ithalatçı firmaya izafe edilebilecek bir kusur bulunmadığı gibi üründe satışın yapıldığı tarihte herhangi bir ayıbın bulunmadığı anlaşılmakla, bilirkişi raporuna itibar edilmeyerek ispatlanamayan davanın reddi yönünde hülküm kurmak gerekmiştir.”
Yargıtay İlamı E2009/6969, K2009/12705 kt 5.11.2009
“…, bu kez bozmaya uyma kararı verildiği halde bozma kapsamında gerekli araştırma ve inceleme yapılmadan cihazın davacının uhdesinde iken kullanıma kapatıldığı ve davalıya izafe edilebilecek kusur bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece bozma kapsamına uygun olarak konusunda uzman teknik bilirkişi veya bilirkişiler kurulundan açıklayıcı, taraf ve yargı denetimine elverişli rapor alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekir. Bu yönlerin göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.”
 

Yazar Hakkında