ABD Ulusal Güvenlik Dairesi’nin, Amerika’nın en büyük cep telefonu operatörlerinden Verizon’un on milyonlarca müşterisi hakkında bilgi topladığı ortaya çıktı. İngiliz Guardian gazetesinin eline geçen belgeye göre, milyonlarca kişinin telefon kayıtlarına ait bilgi, Nisan ayında bir mahkemeden çıkan izinle toplanmaya başladı. Uzmanlar, doğrulanması halinde, kararın ‘en büyük fişleme operasyonuna işaret edebileceğini’ belirtti.
ABD’de on milyonlarca cep telefonu sahibinin yaptığı görüşmeler hakkındaki bilgilerin kendilerinden habersiz olarak Ulusal Güvenlik Dairesi’ne (NSA) iletildiği ortaya çıktı. Verizon müşterilerine ait günlük telefon kayıtlarının, sadece ABD içindeki görüşmeleri değil, ABD ile yabancı ülkeler arasında yapılan görüşmeleri de kapsadığı belirtildi.
Guardian, Nisan ayında ABD’deki bir mahkeme tarafından verilen izinle Verizon’un telefon kayıtlarını NSA’ya iletmekle yükümlü kılındığını belirten belgenin bir kopyasını yayınladı.
Washington Post gazetesine konuşan ABD hükümetinde görev almış iki yetkili, ‘belgenin büyük olasılıkla orijinalini temsil ettiğini’ ifade etti.
Washington Post’un haberine göre, Obama hükümetinden bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, ‘söz konusu mahkeme emrinin telefon görüşmelerini dinlemeye izin vermediğini, sadece görüşmelerin uzunluğu gibi metaveri olduğunu’ belirtti. Yetkili, ‘söz konusu verilerin ABD’yi terör tehditlerinden korumak için önem taşıdığını’ öne sürdü.
Aynı yetkili, ‘toplanan verilerin hükümete bağlı üç birim tarafından değerlendirildiğini ve istihbarat amaçlı toplanıp toplanmayacağına onay verildiğini’ söyledi. Ayrıca, ABD Kongresi’nin ‘bilginin nasıl kullanıldığı konusunda düzenli ve tam olarak bilgilendirildiği’ ifade edildi.
90 GÜNDE BİR YENİLENEN EMİR
Guardian tarafından açıklanan belgenin orijinal olması, ABD tarihinin bilinen en geniş çaplı gözetimi anlamına gelebilir. Dahası, 11 Eylül 2011 saldırılarının ardından ABD’deki cep telefonu operatörlerine yönelik denetimler hakkındaki tartışma ve şüpheler de yeniden gündeme geldi.
Washington Post’a konuşan bir hukuçu, Verizon hakkında çıkarılan mahkeme kararının 2006’da aynı mahkeme tarafından çıkarılan bir başka emrin ‘yenilenmiş haline’ benzediğini belirtti. Adının açıklanmasını istemeyen hukukçu, 7 yıl önceki kararın ‘her 90 günde bir yenilendiğini ve Federal Soruşturma Bürosu (FBI) veya bir diğer itihbarat kurumuyla ilgili soruşturmayla bağlantılı olmadığını’ söyledi.
Aynı kişi, bu tür kararların, ‘2005 yılında izinsiz bilgi toplanmasından sorumlu olunacağının açıklanmasının ardından telekomünikasyon şirketleri tarafından talep edildiğini’ açıkladı.
NSA’nın mahkemeden aldırdığı emrin de ABD Vatanseverlik Yasası’nın 215’inci maddesi kapsamına girdiği ve bu maddenin, ‘cep telefonu operatörlerinden hükümetin aramalar hakkında bilgi talep etmesine izin verdiği’ belirtildi.
Washington Post, ‘ortaya çıkarılan yeni kararın arkasında FBI’ın bulunduğunun neredeyse kesin olduğuna’ dikkat çekerken, FBI, Verizon ve kararım çıktığı mahkeme konu hakkında açıklama yapmayı reddetti.
HANGİ BİLGİLERİN TOPLANDIĞI KESİN DEĞİL
İnsan hakları örgütleri, her ne kadar yasalara uyumlu olduğu öne sürülse de, telefon kayıtlarının toplanmasına karşı büyük tepki gösterdi.
New York Üniversitesi Hukuk Okuluna bağlı Brennan Adalet Merkezi’nde Özgürlük ve Ulusal Güvenlik Programı’nda yer alan Elizabeth Goitein, “Ortaya çıkan belge tek kelimeyle sarsıcı… Bu demek oluyor ki ABD hükümeti ülkedeki dernekler ve üyelerinin nerede oldukları hakkında çok geniş bir veri tabanı oluşturuyordu” dedi.
New York’ta bulunan Anayasal Haklar Merkezi ise hükümeti gözetmele ve denetim uygulamaları konusunda mahkemeye verirken, dün yaptığı açıklamada, “mahkeme kararının ABD’deki tüm Verizon kullanıcılarını kapsadığını ve Verizon’un iletilen bilgileri belli kaynaklar dışında açıklamasının yasaklandığını’ belirtti.
Washington Post’un verdiği bilgiye göre, mahkeme kararında hangi bilgilerin NSA’ya aktarıldığı kesin değil. Ancak telefon sahipleinin GPS bilgileri gibi detaylar bilinmese bile, kişiler ve konuştukları kişilerin, yüzlerinin ve ne kadar süreyle konuştuklarının bilinebileceği ifade edildi.
Goitein, “Bu tür bir ağ kurmak meşru terörizm soruşturmalarında işe yarayabilir ancak hükümetin yasalara uyan Amerikalılar hakkında bilgi toplamaya hakkı yok” dedi.
Mahremiyetin korunması için mücadele eden uzmanlar ise ‘NSA’nın söz konusu bilgileri yıllardır topluyor olabileceğini’ belirtti. 11 Eylül saldırılarının ardından Gearge Bush hükümeti ABD vatandaşlarının uluslararası telefon görüşmelerini dinlemeye başlamış ve terörist olmasından şüphelenilen kişilerin dinlenmesi için mahkeme kararı alınması zorunluluğu kaldırılmıştı. Terör şüphelileri hakkındaki uygulama daha sonra gizli mahkemelerin yetkisine verilirken, geniş çaplı telekomünikasyon denetimi Obama yönetimi süresince bugüne kadar ortaya çıkarılmamıştı.
kaynak: http://www.ntvmsnbc.com/id/25447500/